simurg

simurg (zümrüt-ü anka)

bilgi ağacının dallarında yaşayan ve her şeyi bilen simurg, yani zümrütü anka...
dev gibi bir kuş ve kuşların hükümdarı...
kuşlar simurgun kendilerini koruyup kollayacağına
ve zor günlerde kendilerini kurtaracağına inanırlarmış...

gün gelmiş, kuşlar dünyasında işler ters gitmeye başlamış!
simurg bekleniyormuş, gelsin ve kurtarsın diye!
ancak ne gelen varmış ne de giden...

simurg gelmedikçe, varlığı sorgulanır olmuş ve umutlar tükenmiş...

günün birinde, uzak bir ülkede simurgun kanadından bir tüy bulunmuş...
simurgun var olduğunu anlayan kuşlar, hep birlikte simurgun huzuruna varıp,
yardım istemeye karar vermişler...

etekleri bulutların üzerinde olan kaf dağının tepesinde yaşayan simurga ulaşmak için,
yedi dipsiz vadiyi aşmak gerekirmiş...

kuşlar hep birlikte havalanmışlar...
yolda yorulanlar ve de düşenler olmuş...
vazgeçenler de...

ilk dönen bülbülmüş çünkü güle olan aşkını hatırlamış...
papağan da o güzelim tüylerinin yıprandığını bahane etmiş...
oysa tüyleri yüzünden kafese kapatılırmış!
kartal yükseklerdeki krallığını anımsayıp dönmüş...
baykuş yıkıntılarını,  balıkçıl ise bataklığını özlemiş...
vadiler üzerinden uçtukça sayıları sürekli azalmış kuşların...

beş vadiden geçen geçmiş...
altıncı vadi "şaşkınlık" ve yedinci vadi "yokoluş" kuşların umutlarını iyice kırmış...
sadece otuz kuş kalmış kaf dağına vardıklarında!
simurgun yuvasını bulduklarında hayretle anlamışlar ki;
simurg "otuz kuş" demekmiş...
onlar birer simurgmuş... her biri bir simurg...

progresifliğin derinlerinde yüzen ve yeni tanıdığım ispanyol prog rock grubu kotebel e ait simurgh adlı 13 küsur dakikalık parçayı dinleyince, bari eskilerden aklımda kalmış olan, çok da bilindik hikayesini de başa tutturayım dedim... belki daha önce duymayan vardır... basit ama progresif bir hikaye:)...

kotebel - simurgh



türkler kendisine tuğrul kuşu demişlerdir... kendisini yakarak ölür ve yeniden doğar... bilgi ağacında yaşadığı için her şeyi bilir simurg ve bilge olduğu kadar da iyi yüreklidir... yuvasından her uçuşunda kanatlarını çırptıkça etrafa binbir çeşit tohum yayılır ve çimlenirmiş... yuvasına ulaşabilmek de yürek istermiş çünkü birbirinden zor, dipsiz yedi vadiyi geçmek gerekirmiş... istek, aşk, marifet, istisna, tevhid, şaşkınlık ve yokoluş vadilerinden geçmeden asla ulaşılamazmış simurga...

aslında tasavvuf, efsaneler, mitoloji vs vs vs... hepsi de aynı şeyi söyleyip, aynı yolu gösteriyorlar... ve temelde de her zaman "bilgi" var!... cehalet savunucularına duyurulur...

progresif müzik için de resmen altın gibi değerli bir kaynak...