Ana içeriğe atla

keybordlar & piyanolar

Bence çok karışık!... ülkemizde piyanoya piyano deniyor (bereket)... geri kalana da org... "bizim oğlana org aldık, evde gürültüden geçilmiyor" derler... benim kafamda canlanan şu olur: ev şato gibidir! evin zemininde devasa bir salon vardır... bir köşede tavana kadar uzanan devasa borular filan... ortam karanlık ama org ışıl ışıl parıldıyor tavana kadar ve evin oğlu Sebastian dan bir şeyler tıngırtatıyor:) tabii ortalık ayağa kalkar gürültüden... yada hammond almışlardır evin oğluna... org budur... ama bizde düğünlerde bile org çalınır... o derece kültürlü bir toplumuzdur yani... üstelik internette yabancı müzik sitelerinde dolanırken görürüz, orglar der, piyanolar der... keyboradlar der... dijital piyanolar der... yani bir sınıflama vardır... ama çoğu yerli firmanın web sayfalarında özellikle "orglar" diye bir yer açmak zorunda kalıyorlar... Türkçede karşılığı yok bu keyboard un!... farzedelim gittiniz korg is 35 aldınız... arkadaşınız soracak size ne aldın diye! yada siz söyleyeceksiniz! hadi bakalım ne aldınız? anlatın derdinizi... org demeniz lazım anlaması için ama o zaman "düğünlere mi gideceksin heheeee" diyecek... evde çalacağım dediğinizde suratına tuhaf tuhaf bakacak... workstation aldım derseniz ne olacak? klavye aldım deseniz F mi Q mu yada kablolumu kablosuz mu diyecek bu sefer... "yooo bu müzik workstation ı" derseniz... "e org işte diyecek"... bu böyle sürer gider... yada roland e serisi bir cihazınız var... nedir o? şudur: intelligent synthesizer!... aslında arranger dır... zeki olanından... ama "aranjör satın aldım, hem de zeki" derseniz, "hangi aranjörü satın aldın ki" diye sorabilirler...

Hiç bir zaman yabancı dilde konuşmayı yazmayı sevmedim... ama mecburen "keyboard" diyeceğim... en doğrusu şimdilik bu bence...

Tabii aslında sorun şu: "bunlar enstrüman değil"... bütün sorun da bu... piyano enstrüman, klavsen de öyle... org da enstrüman... ama workstation enstrüman değil... bu sebeple herhangi birinin bunu anlaması tabii ki zor...

İşin içine elektronik vs girince işler değişiyor... hiç bir enstrümanı çalmayı bilmeseniz bile, eğer çok uğraşırsanız mesela herhangi bir müzik yazılımını kullanarak harika müzikler yapabiliyorsunuz!... piyano çalmayı bilmeyen biri iyi bir piyano müziği yapabilir!...

Gitar çalmayan biri mükemmel arpej yapabilir mesela iyi bir keyboard ile!...

Bütün sorun burada işte... elektronik ve teknoloji işin içine girince ortada bir müzik aleti olması gerekmeyebiliyor...

Özetle çoğu yerde görüyoruz, adam orgun başında fevkalade gerçekçi bir şekilde zurna çalabiliyor... hatta çoğu zaman da bunu orga hiç dokunmadan yapabiliyor:)...

Müzik kesinlikle ve kesinlikle, asla ve asla bu değildir...

Keyboard lar başta olmak üzere, bütün elektronik müzik cihazları (enstrüman değil, cihaz!) bence sadece ve sadece şu 2 sebepten dolayı kullanılmalıdır:

1-) işleri kolaylaştırmak
2-) imkansızı yapmak

ben düzenleme yapamam, mümkün değil... ama bu cihazlarla kıyısından köşesinden de olsa yapabilirim!

yada ben profesyonel bir stüdyada kayıt yapamam, ama bu cihazlar bana yardımcı olur...

canlı müzik yapacağım ama 5-6 kişi toplayıp grup kuramam mümkün değil, ama bu cihazlarla fazlası bile mümkün...

ben oda müziği yapmak istiyorum ama bu çok komik:)... olası değil... ama ille de yapacaksam, bu cihazlarla ve yazılımlarla yine kıyısından köşesinden bunu yapabilirim...

senfoni de yazabilirim! hatta çalarım... hatta ben iyi bir müzisyensem (mesela Jordan Rudess) alırım keyboard u devasa bir konseri tek başıma veririm...

örnekler bunlar... bu keyboard dediğimiz cihazları alıp yapamayacağımız hiç bir şey yok... ve bu keyboardalardan birini mesela Korg Triton Studio yu alıp sadece onunla başından sonuna kadar 24 bit kalitade CD mi hazırlamam çocuk oyuncağıdır... burada anlatılanların hiç birisine gerek kalmadan... özellikle bilgisayara...

internetteki çoğu ev stüdyosu ile ilgili özellikle yerli sitelerde nedense bu "keyboard" işi üzerinde pek durulmuyor!!! ... bence işin merkezi ve temeli olan cihazlar bunlardır...

tabii neden durulmadığı ortada... çünkü genelde işin meraklıları "müzisyen" değiller!... bir yazılım ile yada DJ ekipmanı ile müzisyen olunduğunu ben bir tek ülkemizde gördüm!...

müzisyen dediğin bir yada bir kaç müzik aletini çalabilen kişidir... neyse... bu konu ortamı gerer ve kavga çıkartır:)... dönelim keyboardlara...

keyboard; tuşlu bir enstrüman değil, tuşlu bir müzik cihazıdır... bence tanımı bu...

tuşlu enstrümanlar mesela piyano, akordion, bandoneon org vs dir... hadi şunu da ekleyelim, dijital piyano ve hammond orgu da ayıralım ve onlara da enstrüman diyelim çünkü bence tıpkı elektro gitar gibi bu ikisi de enstrümandır... fark şudur, dijital piyano ve elektro org bu aletlerin elektriklisidirler... ama bir arranger a piyanonun yada orgun elektriklisi demek yanlış olur...

keyboardlar biraz karışık... o kadar karışık ki bu kavram, dünyanın en büyük markaları bile farklı farklı sınıflandırıyorlar!... mesela Roland a göre keyboardlar şunlar:

synthesizer, workstation, arranger, midi klavye, elektro akordion, ses modülleri ve masa üstü sampler... tuş takımı olmayan modüller ve masa üstü sampler ları da keyboard sınıfı içine almış roland...

bunun yanında bütün markalarda son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle artık herhangi bir sınıfa dahil olmayan modeller piyasaya sürüldü... mesela synthesizer/workstation yada arranger/workstation gibi...

keyboardlar artık bir çok şeyi yada her şeyi tek başlarına yapabiliyorlar... ve son zamanlarda klasik sınıflandırma yerini artık teknolojik sınıflandırmaya bırakmış durumda... mesela Korg un Karma teknolojisi gibi... Triton grubu cihazlar gibi... yada Roland ın G serisi cihazları gibi...

Ben şöyle sınıflandırınca bu konuyu anlayabiliyorum:


Synthesizer

Değişik sesler üretip birleştirebilen cihaz... modüler, analog, dijital ve yazılım olarak 4 gruptur... değişik sesler üretip sentezlemek ve her türlü efekti kullanmak isteyen bir müzisyen bu cihazları kullanmalıdır.

Synthesizer

Üreticilere göre synthesizer modelleri
Modüler synthesizer modelleri
Analog synthesizer modelleri
Dijital synthesizer modelleri
Synthesizer Yazılımları


Arranger

Genellikle ev keyboard u olarak da adlandırılırlar... bu yüzden neredeyse tamamı hoparlörlüdür... ancak günümüzde bir çok yeni model oldukça profesyonel özellikler içermektedir... Bu sebeple bu cihazları amatör ve profesyonel olarak ayırmak gerekir... Arranger, aslında bir özelliktir... tek başına müzik yaparken bu cihazlar çalınan parçayı otomatik olarak aranje ederler... accompaning olarak bilinen eşlik işini yaparlar... çoğunlukla ritm li cihazlardır... geri plandaki eşlik üzerine start, stop, intro, ending, fill ve variations gibi özelliklerle renklilik katılabilmektedir... bu tip cihazlarda ses ve ritm/stil sayısı ve özellikle varyasyon sayısı ne kadar fazla ise o kadar zevkli bir çalış sağlanır... ülkemizde canlı müzikte kullanılan vazgeçilmez cihazlar arranger özellikli aletlerdir... bu cihazlarda çaldığınız melodiye eşlik tamamen size bağlı değildir... yani bir kaç varyasyon dışında eşlik ile oynayabilmeniz pek mümkün değildir... ama piyasaya sürülen bir çok yeni model müzisyene daha sınırsız seçenekler sunmaktadır... yeni modellerde yüzlerce parça hazır yüklü olarak gelmektedir... bunun yanında şarkı sözlerinin de önceden yazılıp ekrandan eşlik anında okunabilmesi ve programlama yapılabilmesi gibi bir çok özellik canlı müzik yapanlar için oldukça çekici olmaktadır... özellikle son yıllarda efekt sayısında da belirgin artışlar sağlanmıştır... bir kısım workstation özelliği artık arranger larda da mevcuttur...

Workstation

Başından sonuna kadar, bir parçanın neredeyse her aşamasını yapan cihazlardır... tek bir parça cihaz ile başından sonuna kadar müziğini yapmak isteyen müzisyenlere yönelik, stüdyo ekipmanıdır... taşınabilir stüdyo demek daha doğrudur bu cihazlar için

Bir workstation ın içermesi gereken özellikler; kayıt ve düzenleme için multi-track sequencer, davul makinesi, synthesizer, sampler, tüm efektler ve pedal, ribbon, d-beam gibi kontrollerdir

Bu ayrımı yaptıktan sonra şunu bir kez daha belirtmek istiyorum, günümüzde gelişen teknolojiye paralel olarak bir çok yeni modelde artık bu sınıflamayı yapmak neredeyse imkansız olmuştur... bu sebeple tam olarak aradığımız cihazı bulabilmek için kendimize bir çok soru sorup yanıtını vermemiz gerekmektedir...


Herhangi bir tuşlu enstrüman/cihaz alırken dikkat edilmesi gereken noktalar:

piyano mu istiyorum? piyano istiyorsam akustik mi yoksa dijitalmi almalıyım?

sadece piyano çalmaktan hoşlanıyorsak, 2 seçenek çıkıyor karşımıza: akustik mi yoksa dijital mi? akustik piyano istiyorsak taşıma, yerleştirme, bakım ve akordunun yapılması gibi sorunları düşünmemiz gerekiyor! bunun yanın da şu da var, iyi bir akustik piyano her zaman için çok pahalıdır!... dijital olsun diyorsak çok fazla seçenek çıkacak karşımıza... çok basit dijital piyanolardan tutun da çok gelişmiş workstation özelliklerini de içeren modellere kadar seçeneğimiz var!! tabii fiyat farkı çok büyük... eğer sadece piyano çalma isteğindeysek tanınmış markaların (roland, yamaha, kurzweil, korg, casio, kawai vs) sadece piyano ve ek olarak bir kaç enstrüman sesi daha içeren (org ve rodes) bir kaç efektli mükemmel piyano tonlarına sahip modeller işe yarayacaktır... dikkat edilmesi gereken tek nokta tuşların yüksek kalitede olması ve gerçek piyanoya yakın tını elde edilmesidir... paramız ölçüsünde en yüksek tuş kalitesine sahip, en gerçekçi tınıyı veren modeli alırız... ama eğer amacımız piyano çalmak yanında kayıt vb gibi işlemleri yapmaksa ya PC ile birlikte kullanacağız, ya bir başka cihaz daha satın almamız gerekecek yada workstation özellikleri de içeren bir dijital piyano alacağız... Örneğin Yamaha nın Clavinova serisi modelleri ve stage modelleri inceleyebilirsiniz... Bunun yanında diğer markaların da iyice incelenmesinde yarar var... örneğin Roland Upright ve stage piyanolar gibi... bunun yanında korg ve kurzweil ın da çok iyi elelktro ve dijital piyano seçenekleri bulunmaktadır...

bir diğer unutulmaması gereken nokta ise şudur: stage piyanolarda hoparlör bulunmamaktadır!! yani ek olarak aktif monitör kabin vs almanız gerekecektir...

Piyano çalmanın değişik yolları da mevcuttur... tamamen isteğe kalmış bir konu... bir çok gelişmiş workstation/synthesizer 88 tuşlu modele de sahiptir ve mükemmel denebilecek ses ve tınıya sahiptirler... bunun yanında geliştirilebilir (expandable) olan bu cihazlara piyano sesleri kart takılarak da elde edilmektedir... piyano çalmanın yanında bir çok gelişmiş özelliğe sahip olmanın bir diğer yolu da budur ancak tam olarak piyanoya yakın bir tadı bu cihazlarla elde etmek zordur...

Diğer bir seçenek ise tuş takımı çok kaliteli 88 tuşlu bir midi klavye/controler satın almaktır... bu cihazlar sadece tuş takımından ve MIDI özelliklerinden ibaret oldukları için, bir dış cihazdan yada PC den ses alma ve aktif monitör kabin satın alma zorunluluğu doğmaktadır...

Temel piyano sesleri tüm keyboardlarda bulunmaktadır ancak bu cihazların çoğu (örneğin arrangerlar) piyano anlamında profesyonel değildirler ve 61 tuşludurlar...gerçeğe yakın tını elde etmek çoğunda mümkün değildir...
Upright Piyano
Dijital Piyano

Stage Piyano
Sadece canlı müzik yapmak mı istiyorum...

Bu şu demek: keyif almak için cihazı açacağım, çalacağım... eğer keyif için piyano haricinde de bir şeyler çalmak istiyorsak bizim için en uygunu Arranger lardır... özellikle yeni başlayan biri isek ve çok farklı amaçlarımız yok ise, evde kendi kendimize müzik yapacaksak isteğimiz genellikle iyi bir eşlik ile istediğimiz parçayı çalmaktır... çok kaliteli ritm eşliği ve zengin fonksiyonlar kullanarak istediğimiz her parçayı çalabiliriz bu cihazlarla... günümüzde arranger sınıfına dahi bür çok model çok gelişmiş özellikleri de artık taşımaktadırlar... örneğin Roland va-7, Roland e-80, Roland G70, Yamaha Tyros yada Korg pa 80 vb gibi... bu modeller alışılmış arranger sınıfının çok dışında workstation özellikleri de taşıyan cihazlardır ve profesyonel arranger lardır... evde yada herhangi bir ortamda canlı müzik yapmak için en ideal cihazlar profesyonel arrangerlardır...

Bunun yanında eğer müzik dehası bir çocuğunuz yok ise, normal bir çocuğa sahipseniz ve ona bir org almak istiyorsanız en ideal markalar yamaha ve casio nun ev tipi arranger larıdır... dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, tuşlarının standart tuş olmasıdır yani küçük tuşlu casio yada yamaha org almayın... ama küçük yaştaki çocuklar için mini tuşlu klavyelerle başlamak uygun görülmektedir...

profesyonel Arranger (Roland va-7)
Canlı müzik yapmanın yanında kayıt da yapacağım...

diyorsanız iş birden çok büyüyor ve evde keyifle amatörce müzik yapmanın dışına çıkıyor... o zaman küçük yada büyük çaplı bir ev stüdyosu işin içine giriyor... eğer çok parçalı bir sistem kurak istemiyorsak alacağımız cihaz gelişmiş bir workstation dır... yukarıda da belirtildiği gibi aslında profesyonel bir çok arranger ile de belki 1-2 ekleme ile müzik yapabilirsiniz ama yine de en ideali cebimizdeki paranın izin verdiği ölçüde en gelişmiş synthesizer/workstation ı satın almaktır...

Workstationlar canlı performanslarda da çok rahat kullanılabilmektedir ve en popüler marka ve modeller Roland Fantom, Yamaha Motif, Korg Triton, Korg Oasys ve Kurzweil K2660/61 dir...

Workstation (Korg Triton Extrem)

Yorumlar

  1. Yanıtlar
    1. teşekkür ederim, sizin de çok güzel bir bloğunuz var, az önce inceledim:)...

      Sil
  2. Yazınızı çok beğendim fakat ben bu işin neresindeyim ve ne almam gerekiyor halen anlayabilmiş değilim.

    Almadan önce ürünleri çok inceleyen birisiyim fakat şimdiye kadar müzikte olduğu kadar kafam karışmamıştı. İnanılmaz bir karmaşanın içerisinde buldum kendimi. Bir yandan doğal yollardan ses veren müzik aletleri varken, diğer taraftan elektroniğin türlü nimetlerinden faydalanarak birbirleriyle harmanlanmış özelliklerle donatılmış cihazlar mevcut.

    Ben çocukluğumdan hevesli olduğum için bilgisayarda müzik yapmak istiyordum. Ne kadar uğraşırım belli değil. Ara ara başına oturup bir iki tıngırdatırım gibi geliyor bana. Aslında bu işe hiç girmezdim ama karşıma çok iyi bir bahane çıktı. Kızımı piyano kursuna gönderiyorum ve evde pratik yapması için birşeyler gerekiyor. Kızımın bu işte geleceğinin ne olacağı belirsiz. Yani gönlü geçebilir, yada temel bilgiler edindikten sonra başka bir alet çalabilir. Kısıtlı bütçemizle bu evreyi atlatmak için ORG alalım dedik. Demez olaydık. Yüzüklerin efendisindeki ORK ları anlamak daha kolaymış. Kaliteli bir ORG dijital piyano fiyatına denk geliyor. Tuşe kalitesinden felan da bahsediyorum. Bunun yanında org daha eğlenceli gibi görünüyor bir çocuk için. Ayrıca biz de başına oturup kurcalayacağız belki de öğrenip çalacağız birlikte. Fakat işin içine birden MIDI Klavyeler girdi. O girince hepten karıştı. Bilgisayara takınca binlerce sesi kullanabilme ve müzik üretebilme imkanı bir yandan da beni cezbetti. Çocukluğumdan kalan ukte de buydu. İçimdeki canavar depreşti ve MIDIlere ciddi ciddi bakmaya başladım. Evde amfi ve PC var. Ev dışında bir yerde çalmak gerekirse işler karışıyor tabii. Ayrıca tam herşeye karar vermişken Dijital pyanoların ve ORGların da PC ye bağlanıp Müzik programlarında kullanılabileceği seçeneği girince işin içine, benim beyin yanma tehlikesi geçirdi. Şu anda herşey birbirine girmiş durumda. Ses kartı gerektirme mevzuları felan da var ki onlara hiç girmek istemiyorum.

    Bütün bu sorunların içinde biz müzisyen bir aile değiliz. Belki oluruz. belki temelleri atılıyor bilemiyorum. Kızım öğreniyor ama bizim "illa müzisyen olacaksın" şeklinde bir iddiamız yok. O da delicesine sevmiyor piyanoyu zaten 6 yaşında ve şu an için kurs bir sosyalleşme ve gezi onun için. Bana verebileceğiniz bir tavsiye var mıdır? M-audio COde 49 bakıyorum. Ableton kurdum PC ye. Onu da öğrendim biraz. M-audio nun ışıklı olması kızımı biraz cezvedebilir gibi de geliyor bana. Sonuçta benim isteğim onun piyanist olmasından ziyade iyi bir müzik bilgisi edinmesi. Sonrası ona kalmış. Şimdiden teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. merhabalar harun bey... teşekkür ederim... katkınızı okurken güldüm gerçekten:) çünkü şu yazdıklarınız müziğe meraklı herkesin başındaki dert... o kadar çok ürün var ki!... insan bir çok şeyi yapmak istiyor ama her cihazın bir yönü çok güçlü iken, bazı yönleri zayıf kalıyor... her açıdan yada bir çok açıdan üstün modellere ise resmen servet yatırmak gerekiyor... çok geç gördüm yazdıklarınızı, daha sonra ilk fırsatta uzunca yazmak isterim ama kızınızı düşünerek değil de kendiniz için alın bence... eğer içinde ciddi bir istek varsa, siz ne alırsanız alın, ilgilenecektir... eğer ciddi biçimde ilgilenirse, ona yönelik adım atarsınız... gerçekten ciddi biçimde ve uzun süreli zevk alarak ilgilenecek olan çocuk her halinden belli oluyor... daha önce çocuğa gitar nasıl alınır diye bir yazı yazmıştım, onu okursanız biraz fikir verebilir... kızınızın ilgi derecesine göre imkanlarınız doğrultusunda ileride adım atmanız daha doğru gibi... bu arada ben hemen belirteyim, en doğru fikirleri verebilecek yeterlikte biri değilim... sadece 5 yaşındayken bile gitar piyano vs görünce heyecanla koşup, yapışan biriydim:) bu sebeple belki uzmanlardan daha iyi anlayabilirim sizi, o da ayrı tabii... özetle; çocuğun gerçek anlamda neye ilgi duyduğunu siz aslında çok net anlar ve görürsünüz...

      size gelince; yazdığınızdan anladığım, hem pc ile müzik yapmaya meraklısınız, hem de evde donanımınız var... code49 da bildiğim kadarıyla oldukça iyi bir cihaz... hoparlör gerekebilir, kulaklıkla kullanabilirsiniz yada monitör almanız lazım... monitörler de en az midi klavye kadar bir fiyata sahiptir ki en ucuzları... ben olsam pc, midi klavye ve ableton ile uzun süre işi öğrenmeye çalışırdım -ki içinizdeki hevesi de gidermiş olursunuz- en az 1-2 yılınızı rahat değerlendirirsiniz... bu cihazlar alınıp-satılabilen, piyasası olan cihazlar... sonrasında zaten bakış açınız iyice netleşir ve tam olarak ne istediğiniz ortaya çıkar... evladiyelik marka ve modellerle devam edersiniz... o cihazları satmak zordur tabii... ve tabii gidip piyano alırsanız da satması zor... diğerlerinin piyasası sürekli mevcut... code49 yerine tam piyano tuşlu modelleri de inceleyebilirsiniz... hammer tuşlu, gerçek piyano tuşlarına sahip midi klavyeler de var... ama code49 un özelliklerine de sahip olursa, fiyatı ciddi biçimde artar...

      arrangerlar yani genel olarak org denip geçilen ritimli cihazlar da amatörden tam profesyonele kadar gidiyor ve tabii fiyat konusu gündeme geliyor... expandable yani genişletilebilir sınırsınız kapasiteye sahip modellerin fiyatları çok yüksek, satılması da çok zor...

      işin gerçeği işiniz kolay değil:) birini alınca aklınız diğerinde kalacak, 2 sene sonra gidip onu da alacaksınız:)... müzik meraklılarının hastalığıdır bu... 20 gitar alırsınız, aklınız 21. dedir:)... aslında belki de en doğrusu aynen sizin izlemek istediğiniz yol!... pc+midi... fiyat-tatmin oranı en yüksek olan seçenek bu... ilk adımlarda pahalı cihaz almak en hatalısı bence... sadece para için de söylemiyorum, insan zevki için sınırlarını zorlayabilir ama işin gerçeği o tip cihazları çözüp, doğru biçimde kullanabilmek bile oldukça zorlayabiliyor...

      eğer midi yerine yada gelecekte cihaz alma yolunu seçerseniz, arranger olarak yamaha tyros öneririm... diğer kategorilerde ise nord...

      sonra yazayım demiştim ama dayanamayıp yazıp geçmişim:)... işte ilgi böyle oluyor! 7 yaşında da 77 yaşında da... bu saatte başka bir konu olsaydı hayatta oturup yazmazdım:)... bu konuların hiç bir şekilde tek bir önerisi olamıyor çünkü kelin ilacı olsa kendi başına sürer:)... eğer yine fikrim gerekirse, seve seve yazmaya çalışırım...

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

gelem gelem (djelem djelem)...

çingene bayrağı "öldüğüm zaman beni ayakta gömün çünkü bütün ömrüm dizlerimin üstünde geçti" "gyelem, gyelem", "jelem, jelem", "dzelem, dzelem", "dželem, dželem", "delem, delem", "djelem, djelem", "celem, celem"... ve daha bir çok benzeri türevi var bu "gelem, gelem" in... farklı çingene (roman) diyalektlerinde birbirine benzeyen ama farklı yazılan bir çok örneğine rastladım... aşağıdaki fotoğrafta bile, bir yanda dzelem yazarken, hemen yanında verilen sözlerde djelem yazılmış... en yaygın olarak kullanılan ise "gelem" olduğu için, ben de o şekilde yazıyorum... çingeneler, çingene kültürü, müziği ve çingene katliamı hakkındaki aşağıdaki yazıları da okuyabilirsiniz   çingeneler   çingene müziği   tüm dünyadaki çingene halklarının ortak marşı oluyor gelem, gelem... insanın içini titreten çok önemli bir çingene şarkısı... zarko jovanovic e ait... çingeneler arasında çok sevildiği içi

çocuğa gitar nasıl alınır?

başlığı atmam çok uzun sürdü!... "çocuğa gitar nasıl alınır" tuhaf geldi... "gitar çocuğa nasıl alınır" daha tuhaf... "nasıl çocuğa gitar alınır" ilginç oldu... "çocuğa nasıl gitar alınır" daha değişik oldu... her neyse işte, yazının bütün bu değişik sorulara yanıt vermesine çalışayım da olsun bitsin... aslında çok zor bir konu hakkında yazacağım çünkü bu sayfaya "çocuğuna gitar almayı düşünen ama bunu nasıl yapması gerektiğini bilmeyen, işin içinden çıkamayan kişiler" arama motorları tarafından zorla getiriliyorlar ama bu sayfada öyle bir konu yoktu... artık olmak üzere... gelen kardeşlerimiz elleri boş dönmesinler diye düşündüm ve bildiğim kadarıyla yazayım dedim... "çocuğa gitar nasıl alınır" ve "gitar çocuğa nasıl alınır" sorularının yanıtı basit ve hemen geçeceğim; cebe bir miktar para konulur ve müzik aletleri satan yerlerden birine gidilip, satın alınır... bunu geçiyorum... "nasıl çocuğa gitar a

mohsen namjoo

az önce tanıştım mohsen namjoo ile ve yine ilk dinlediğim parçasında, hatta daha parça başlar başlamaz "budur" dediklerimden oldu... şu anda henüz 2. parçadayım ve dinlediğim ilk parça ile ikinci parça arasında zerre kadar alaka yok! sevdim bu adamı:)... zannedersem zaman zaman olduğu gibi "çok engin bir derya" ile karşılaştık yine ve zaten ben de bu bloğu boşuna yazmıyorum, öğreneceğiz bakalım ne kadar enginmiş mohsen namjoo ... karşılaştığım ilk bilgiyi -saçma da olsa- hemen vereyim; ülkemizde muhsin namcu diyenler de var!... hatta uzun uzun tartışmalar bile yapılmış bu konuda!... biri diyor sen hatalısın, öbürü diyor; hayır sen yanlışsın... her konuda olduğu gibi, bu konuda bile ciddi bir ayrışma söz konusu... klasik ülkemiz insanı durumu... tamam, gerçek adı doğal olarak farsça ve yazılışı farklı çünkü mohsen namjoo iranlı bir sanatçı... bu konuda bile tartışmaya ne gerek var anlamış değilim... çok mu zor? bakarsın adamın sayfasına, o neyi kabul etmişse, s

gnossienne

source: martha graham center of contemporary dance www.marthagraham.org Photograph by Soichi Sunami gnossienne denince akla önce yaratıcısı erik satie geliyor doğal olarak ama onun dışında akla hayale gelebilecek her şey de geliyor ruh durumuna göre... özellikle o büyük üne sahip olan gnossienne no 1 dinlerken ben parçayı her seferinde başka başka hissediyorum... bu eserin aslında hiç bir şekilde eğlenceli, neşeli vb filan olması mümkün değil gibi çünkü doğaya aykırı ama bana komik ve neşeli geldiği bile oldu!... yorumu dinleyenin ruh durumuna  bırakabilen bir eser... önce şu yukarıdaki fotodan bahsedeyim, koreografisi amerikalı efsane kadın dansçı martha graham a ait 1926 nisanında prömiyeri yapılan dans gösterisinden... fotoğraf 1927 yılına ait ve gnossienne dans performansından bir enstantane... martha graham, 1991 yılında 97 yaşında öldü... amerikanın en eski dans kumpanyasının kurucusu ve ölene kadar da koreografilerini sürdürmüş... gnossienne ise martha grahamın ilk ba

çocuklar müziğe hangi enstrümanla başlamalı?

piyano neden bu paylaşımı yapıyorum? önce onu yazayım... neden olacak, çok soru geliyor... çocuk ve genç sanatçılarımızı paylaştığım için sık sık, doğal olarak bana soran aile çok oluyor bu konuyu ve bazı başka konuları... en çok sorulan sorulardan biri de şu: "bizim çocuk müziğe çok meraklı, hangi enstrümanla başlasın? hangi kursa gönderelim?" kabaca bu soru çok geliyor... tabii devamı da var... bir kaç soruyu da ayrı bir paylaşımla yazarım... daha önce çocuğa gitar nasıl alınır? gibi bir paylaşım yapmıştım, onu okuyan, bu piyano işini de soruyor haliyle... bir çok özel kurs var... enstrüman satan mağazalar var... müzik öğretmenleri vs var ama galiba anladığım kadarıyla aileler verilecek cevabın tarafsız olmasına özen gösteriyorlar... yani doğal olarak işin içinde ticari, parasal, ekonomik vs vs konular olunca, galiba tatmin edici olmuyor... mesela piyano kursu veren bir yere sorduklarında aldıkları cevabın "piyano" olması onları tatmin etmeyebiliyor... beni de e

can özhan ve öğrencileri

can özhan yazıya nasıl başlayacağımı bilemedim... kaç aydır duruyor bu paylaşım taslak olarak ama elbisesini giydirip, paylaşmam lazım... ben normal koşullarda can özhan gibi ünlü ustaları değil de, ünlü birer usta olacak genç sanatçılarımızı yazıyorum... can özhan da genç sanatçı ve 32 yaşında bu aralar ama bloğun konseptinin çok dışında bir sanatçı artık... çok başarılı ve benim hiperaktif sanatçı olarak tanımladığım sanatçılarımızdan can özhan da.. konserler, projeler, ustalık sınıfları, orkestra kurmalar vb bir çok farklı aktivite devam ederken, bir çok da genç kemancı yetiştirdi ve yetiştirmeye devam ediyor... hepsi de çok başarılılar ve aslında her biri ayrı ayrı paylaşımları fazlasıyla hak ediyorlar ama ben bu tip paylaşımlar yapmayı tercih ediyorum.. yani ortada bir proje, orkestra, destek programı vs gibi bir ortak çalışma içinde yer alan genç sanatçılarımızı paylaşma gibi... bu paylaşımın konusu ise; en az sanatçılığı kadar başarılı olduğu öğretmenliği can özhan'ın... v

gordion oda orkestrası

gordion oda orkestrası geçtiğimiz haziran ayında yeni bir orkestramız daha dünyaya geldi.. gordion oda orkestrası .. son yıllarda bu konuda çok güzel kıpırdanmalar var ve yeni orkestralar, korolar, projeler, etkinlikler dikkat çekmeye başladı.. bu yeni ve genç oluşumların bir kısmı maalesef çinliler yarasa çorbası içtikleri için çeşitli şansızlıklara denk geldiler ama ben kaldıkları yerden yollarına devam edeceklerinden eminim... orkestranın en önemli hedefi; genç sanatçılara mesleklerini icra edebilme şansı vermek... sadece orkestracılık anlamında değil, solistlik anlamında da kendilerini gösterebilme yolunu onlara açmak... tabii ki bunu yaparken benim gibileri de barok konserlerle buluşturacaklar... buluşacağız gordion oda orkestrasıyla ancak birlikteliğimizin devamı için sürdürülebilirliğin sağlanması da şart... oldukça fazla sayıda genç sanatçımız gordion bünyesinde bir araya geldiler ve büyük bir heyecanla çalışmalarını sürdürüyorlar.. günümüz şartlarında, mutlaka sponsorlarının o

org

benim hastalık boyutunda bir takıntım vardır bu org konusunda, bir kaç paylaşımımda bahsetmiştim daha önce... ülkemizde "org" olarak adlandırılan çok geniş bir müzik aleti grubu olması ve farklı adlandırılmalara gidilmeden, tamamına org adı verilmesidir bu takıntı... aslında bu takıntımda pek de haklı değilim, biliyorum ama üzerinde tuşları olan, birbiriyle alakasız her türlü cihaza tek bir isim verilip, org denmesini de hep yadırgamışımdır...  keyboardlar & piyanolar  başlıklı eski paylaşıma göz gezdirirseniz anlarsınız bu takıntımı... bu gereksiz takıntımda pek de haklı değilim dememin sebebi ise şu; aslında benim "org" denilip geçilmesini yadırgadığım cihazlar da "org" denen şeyin geliştirilmiş, elektronikleştirilmiş, dijitalleştirilmiş halleri... üstelik türkçe karşılıkları da yok ve tamamına org deyip geçmek de yanlış sayılmaz... benim takıntılı biçimde "gerçek org" dediğim ve hayranı olduğum şey aşağıdaki muhteşem varlık oluyor...

ilham perileri

ilham perileri (müzler) biraz sakat bir konuya dalasım geldi, bakalım işin içinden çıkabilecekmiyim... şu anda çok az bilgim var şu ünlü ilham perileri hakkında... şöyle bir olası kaynaklara da göz gezdireyim dedim, gözüm de korktu ama yıllardır hep ilgimi çeker bu ilham perileri... müzler de deniyor, musalar da... ingilizce muses... hemen her dilde yunanca orijinaline sadık kalınmış... Μοῦσαι (moũsai) ise orijinali oluyor... yunanca tabii... müz kelimesinin kökeni de "men" miş... bana pek bi alakasız geldi ama öyleymiş sonuçta... men kelimesi ise çok fazla ciddi anlamlar taşıyor: akıl, düşünce ve yaratıcılık!... umarım ingilizce insanoğlu denen "men" buradan gelmiyordur ama sanki öyle... bu kadarla da kalmıyor, bu 3 ana kavramın altını dolduran konular çok önemli; bilim, edebiyat ve sanat... konu ağır anlayacağınız... men kelimesinden köken aldığı söylenen müzler ise sanat, bilim ve edebiyat alanında eserler veren insanlara ilham getirmekle görevli periler.

concertgebouworkest'te üç bilkentli

meriç nisan soytutan (viyola), arcan isenkul (viyola), kerem erşahin (fagot) bilkent üniversitesi müzik hazırlık lisesi 11. sınıfta öğrenimlerine devam eden meriç nisan soytutan (viyola), arcan isenkul (viyola) ve kerem erşahin (fagot); c oncertgebouworkest young orkestrası tarafından davet edildiler... daha doğrusu; farklı ülkelerden toplam 73 seçilmiş öğrenci arasına girmeyi başardılar... 4-21 ağustos 2022 tarihleri arasında hollanda'da hem eğitim alacaklar hem de önemli solistlerle konser verecekler... concertgebouworkest ; 130 yılı aşkın bir süredir ara vermeden sesini duyuran, dünyanın en iyi orkestralarından biri olarak kabul ediliyor... concertgebouworkest young ise; adı üstünde, bu orkestranın uluslararası gençlik orkestrası oluyor... üç başarılı genç sanatçımız, bu orkestranın etkinliğine katılacaklar... concertgebouworkest young, avrupa ülkelerinde öğrenim gören 14-17 yaş grubundaki genç sanatçılara önemli bir tecrübe kazandırmayı ve eşitlik ilkesi içinde fırsat yar