korhan futacı

korhan futacı

korhan futacı; saksafon ustası... ve tabii ki besteci ve prodüktör... korhan futacıyı üst üste dinleyince saatlerce, bir hayranlık oluştu, yazayım bir şeyler de paylaşayım dedim... ama pişman oldum:)... o kadar dallı budaklı ki çalışmaları, projeleri, grupları ve hatta müziği; neresinden başlayayım, kurucusu olduğu yada çalışmalarına katıldığı grupları ve projeleri nasıl yazayım bilemedim... birini yazsan, diğerine ayıp olacak; araştırıp da bulamadıklarım olacak yada ne bileyim ben, eminim bir şeyler olacak:)... sadece tek bir projesinde bile 15-20 müzisyen var... valla başladım artık yazmaya, geri dönüşü de yok, yazacağız artık hepsini... bulabildiklerimi, ulaşabildiklerimi diyeyim de, kalkıp da atladığım şeyler olursa, emeğe saygısızlık, müzisyene haksızlık olmasın... hiç hoşlanmadığım durumdur çünkü arada bir şeyleri yada birilerini es geçmek... kimse alınmasın, darılmasın, ben korhan futacıyı merkeze alıp da yazacağım bir çok grubumuzu...

2010 yılında kara orkestra, bu yıl da -2022 tabii ki, gelecekten geldim ben:)- karmaşaya aşina albümleri ile dikkat çekti ve çekiyor korhan futacı... yeni albümleri ile gelecekte de çekmeye devam edecek... bunun yanında; 2019 yılından bugüne kadar çıkarmış olduğu ep ve 1-2 parçalık tekli çalışmaları da harika... bu çalışmalar sırasıyla; yaz müziği, hoşçakal kadar, ah güzel kafam, ayin, the jab, the lead hook ve shadow boxing...

korhan futacı'nın spotify sayafasına gidip, bol bol oradan dinlemeniz tercihimdir ama şöyle bir bakayım popüler parçalarına, tabii ki giderim mutlaka derseniz, onu da düşündük tabii...



ben aslında korhan futacıyı naapjazz dan tanıyorum... naapjazz, benim bildiğim kadarıyla, oldukça eski, 1990 lı yılların başlarından beri oldukça kaliteli caz yapan bir grup... hala aktif mi değil mi bilmiyorum... hangi lisedir hatırlamıyorum ama aynı liseden mezun 5 arkadaşın birlikte uzun yıllar çaldıkları bir gruptur... saksafon da tabii korhan futacı vardı... diğer isimleri de bir şekilde uğraşıp, buldum bir yerlerden, umarım doğru bulmuşumdur: emre beşli piyano ve synthesizer; caner uluer bas gitar ve kontrabas; özün usta; vurmalılar; berke can özcan ise davul çalıyormuş naapjazz da...

tabii bu isimleri doğru bir şekilde bulayım diye araştırırken; bir başka grup ile, etnik caz yapan tamburada ile ortak müzisyenler olduğunu keşfettim!... en başta dedim ya işimiz iş diye!... aynen öyle:)... tamburadanın resmi sayfası ve myspace sayfası vardı ama bulamadım, şu anda yok çünkü hatırladığım kadarıyla yine, tamburada sadece tek bir albüm çıkarıp dağılmıştı... dağılmıştı diyorum ama derken farkettim ki, galiba dağılıp, yeniden doğmuş!... bu sefere dandadadan olarak... ona da geleceğiz ama adını maalesef belirtmeyen çok değerli bir yorumcunun, bu paylaşıma yapmış olduğu çok öenmli katkıyı, buraya da almak istiyorum çünkü bilgiler çok değerli ve çoğu kişi de doğal olarak yorumları okumayabiliyor... orijinal hali aşağıda, ben derli toplu olarak aşağıya ekledim...

Araştırma için tebrik ederim. Ben NaapJazz yılları hakkında eksik kalan bilgileri tamamlayayım. NaapJazz İstanbul Erkek Lisesi'nde kuruldu. O yıllarda önemli kabul edilen Milliyet Liseler Arası Müzik Yarışması'nda alınabilecek tüm ödülleri (En iyi beste, düzenleme, erkek vokal vs) üç yıl topladı. Rivayet midir emin değilim ama bazı yarışmacılar NaapJazz olduğu zaman katılmaktan vazgeçermiş. 1995 yılı olsa gerek "İlk Adım" albümü çıktı. TRT'de caz programında canlı çaldıkları parçaları kaydettikleri bir albüm daha olacaktı ama emin değilim. NaapJazzz üyeleri 14-15 yaşlarındayken Taksim'de Şerah'da (emin değilim) Cuma günleri çalmaya başlamıştı. Genelde Blues ve Pop ağırlıklı programa İstanbul Lisesi, İtalyan Lisesi ve Robert Lisesi öğrencileri gelirdi, daha sonrasında Üsküdar Amerikandan da hatırı sayılır bir kalabalık oluştu (yakışıklı çocuklardı tabi:)).
1998 sonrası "Atölye Günleri" olarak adlandırmak doğru olur. Cem ve Korhan'ın Modadaki Atölyelerinde NaapJazz üyelerinin çevresine kendilerinden yaşça büyük bir çok sanatçı uğrar olmuştu (O ortamı tarif edemem; müthişti. Benim hayatımda da çok önemli yeri vardır). 1997 yılının kısır geçmesi (Caner diğer NaapJazz üylerinden bir yaş küçüktür ve Üniversite sınavı hazırlığı yüzünden fazla çaldıklarını hatırlamıyorum) sebebiyle 1998-99 inanılmaz yaratıcıydılar; bir çok parça o dönemde bestelendi ve şimdiki gibi sosyal medya olmadığı için biraz kulaktan kulağa çok ünlendiler.
2000'li yılların başında NaapJazz dinlemek modaydı ve grup içinde değişiklikler olmaya başladı. Gruba ilk olarak Özün (Usta) katıldı sonra da Onur (İmamoğlu) yerine Berke (Can Özcan). 2002-2005 arası bir çok uluslararası festivale konuk oldular; farkında değillerdi ama bugün iyi müzisyen dediğim neredeyse herkesi derinden etkilediler. Akbank Caz Festivalinde (13. galiba) rekor kalabalık eski Babylona hücum etti. Tek yerli gruptu NaaPJazz festivaldeki ve bence de en ilginciydi. O kadar kıskandık ki çocukları; grup dağılma sürecine girdi. Bir süre daha çok yakın bir kadro "Tamburada" ile devam ettiyse de daha sonra gruptan haber alamadık. Ben şanslıyım çünkü bu güzel adamları tanırım; karşılaşınca sarılır hatırlarını sorarım. İnanılmaz kibar, beyefendi insanlardır hepsi.

Orjinal kadro şu şekilde:

Korhan Futacı (Saksafon, Vokal)
Caner Uluer (Bas Gitar, Kontrabas)
Cem Himmetoğlu (Gitar)
Emre Beşli (Piyano, Klavye)
Onur İmamoğlu (Davul)

sonradan eklenenler:
Özün Usta (perküsyon)
Berke Can Özcan (davul)

Ne Korhan ne de NaaPJazz olması gerektiği yerde değil kanımca. Bence on yıl sonra doğsalardı ortalık sallanırdı.

tamburadanın kadrosunu yazayım önce; özlem şimşek, korhan futacı, özün usta, feryin kaya, berke can özcan, burak ırmak ve tansu kaner...

tamburadayı ben çok severdim ama zırt diye ortadan kaybolmuşlardı, demek ki kaybolmamışlar ve dandadadan olmuşlar da benim haberim yokmuş... arada aklıma gelmişken tamburada nın fantastik albümünü paylaşayım... harika bir albümdür... parçalar; merdiven, afrika, dolly, kalp, mavi, yaz müziği ve atina... merdiven ve yaz müziği en beğendiklerimdir...



sinirlerim bozuldu:)... arkadaş neden zırt pırt dağılıyorsunuz anlamadım:)... en son ayyukayı yazarken tepem atmıştı, bırakmıştım yazmayı ama şimdi kızılacak bir durum da yok ortada:)... ben bu yazdığım grupların hepsini ayrı ayrı biliyorum ama müzisyenlerin bir çoğunun aynı olduğunu şimdi keşfettim:)... neyse... şu grupları bi derleyip toparlayayım, her biri için ayrı ayrı video da paylaşacağım ama önce ben bi kavrayayım olayı çünkü daha benim bildiklerime gelemedik...

dandadadan dan da aşağıdaki playlisti paylaşayım... sen bana birini android...



naapjazz, tamburada ve dandadadan!... korhan futacının kelimeleri yoğuruşu harika!... aaa tabii hemen belirteryim; bu yoğurmayı yapan o değil de diğer isimlerden biri de olabilir!... bilmiyorum işin gerçeği ama ortak isim korhan futacı olunca, sanki ona aitmiş gibi düşündüm... tabii sen bana birini android gibi bir albüm adı da cabası:)... avant rock tarzda bir albüm ve folklorik motiflerle de süslenmiş... adı gibi kendi de oldukça güzel... mtv ödülü almış bir albümdür...

daha bir çok bahsetmeye ciddi biçimde değer çalışmalar, projeler ve gruplar var ama pek bilgim yok, hatalı şeyler yazmaktansa, şimdilik sadece isimlerden bahsedeyim... konstrukt gibi... konstrukt, peter brötzmann, evan parker, marshall allen, jürg solothurman, paal nielsen love ve joe mcphee gibi isimlerle serbest doğaçlamalar yapan bir caz grubu... sonradan dedim ki; hadi bahsedeyim...

konstrukt & thurston moore - istanbul festivali... soho house istanbul 2016...

thurston moore: electric guitar
korhan futacı: tenor & alto saxophones
umut çağlar: farfisa organ, micromoog, gralla, zurna, flutes, rythmbox
barlas tan özemek: electric bass, bass synthesizer
ediz hafızoğlu: drums, percussion



korhan futacı'nın dahil olduğu ve başını çektiği çalışmalar say say bitmez... dediğim gibi hatalı yazacağıma, hiç yazmayayım diyerek geçiyorum bir çoğunu ama geriye 2 farklı yazılması gereken öylece duruyor!... birincisi kara orkestra, diğeri ise benim ağzım açık bir şekilde dinlediğim, hayran kaldığım acaip bir durum! :)... ne mi? taranta babu!...

kara orkestra, korhan futacının son projesi... umarım bu proje de zırt diye tükenmez ve aşağıdaki adres devamlılığını korur... gerekli bilgilere oradan ulaşabilirsiniz... 5-6 yıldır aktifler ve oldukça iyi çalışmalara imza atıyorlar...

korhanfutacı ve kara orkestra

korhan Futacı, gökhan şahinkaya, berke can özcan, barlas tan özemek, azad samad kamali ve erdem göymen den oluşan kara orkestra, physcdelic temeller üzerine kurulu bir tarza sahip ve caz rock ve deneysel caz karışımı bir tada geleneksel türk müziğini de serpiştirmişler... oldukça harika bir sound çıkmış ortaya... ben sadece tek bir paylaşımla bırakacağım kara orkestrayı... ben sana vurgunum... muhteşem olmuş...

Korhan Futacı ve Kara Orkestra - Ben Sana Vurgunum



ve gelelim benim hayran kaldığım ve ne yalan söyleyeyim; bu paylaşımı yapmam konusunda kendimi ikna etme sebebim olan taranta babu...

valla ben aşağıdaki paylaşımı dinledim, daha doğrusu izledim, vay be! dedim... bu ne muhteşem bir çalışmadır!... müzisyenler de aşağıdalar... helal olsun size ne diyeyim... bu arada belirteyim; kara orkestra hala çalışmalarına devam eden grup oluyor! ama taranta babu oldukça yeni bir oluşum yani taranta babu eski bir projeymiş gibi algılanmasın... ve ek bilgi; nazım hikmetin mektuplar gönderdiği taranta babu da var, onu da inceleyin, okuyun derim... büyük ihtimalle bu grup da adını oradan alıyor...

Korhan Futacı: Alto saksafon
Burak Irmak: Piyano
Gökhan Şahinkaya: Bas gitar
Erdem Göymen: Davullar ve ziller
Özün Usta: Davullar ve ziller
Barlas Tan Özemek: Gitar
Meriç Demirkol: Soprano saksafon
Serkan Çiftçi: Trompet
Ersin Özer: Trombon
Can Ömer Uygan: Trompet
Barış Ertürk: Bariton saksafon

Taranta Babu - March of the Freedom


Yorumlar

  1. Merhaba Hakkı Zafer Can,
    Araştırma için tebrik ederim. Ben NaapJazz yılları hakkında eksik kalan bilgileri tamamlayayım. NaapJazz İstanbul Erkek Lisesi'nde kuruldu. O yıllarda önemli kabul edilen "Milliyet Liseler Arası Müzik Yarışması"'nda alınabilecek tüm ödülleri (En iyi beste, düzenleme, erkek vokal vs) üç yıl topladı. Rivayet midir emin değilim ama bazı yarışmacılar NaapJazz olduğu zaman katılmaktan vazgeçermiş. 1995 yılı olsa gerek "İlk Adım" albümü çıktı. TRT'de caz programında canlı çaldıkları parçaları kaydettikleri bir albüm daha olacaktı ama emin değilim. NaapJazzz üyeleri 14-15 yaşlarındayken Taksim'de Şerah (emin değilim) Cuma günleri çalmaya başlamıştı. Genelde Blues ve Pop ağırlıklı programa İstanbul Lisesi, İtalyan Lisesi ve Robert Lisesi öğrencileri gelirdi, daha sonrasında Üsküdar Amerikandan da hatırı sayılır bir kalabalık oluştu( yakışıklı çocuklardı tabi:)).
    1998 sonrası "Atölye Günleri" olarak adlandırmak doğru olur. Cem ve Korhan'ın Modadaki Atölyelerinde NaapJazz üyelerinin çevresine kendilerinden yaşça büyük bir çok sanatçı uğrar olmuştu (O ortamı tarif edemem; müthişti. Benim hayatımda da çok önemli yeri vardır). 1997 yılının kısır geçmesi (Caner diğer NaapJazz üylerinden bir yaş küçüktür ve Üniversite sınavı hazırlığı yüzünden fazla çaldıklarını hatırlamıyorum) yüzünden 1998-99 inanılmaz yaratıcıydılar; bir çok parça o dönemde bestelendi ve şimdiki gibi sosyal medya olmadığı için biraz kulaktan kulağa çok ünlendiler.
    2000'li yılların başında NaapJazz dinlemek modaydı ve grup içinde değişiklikler olmaya başladı. Gruba ilk olarak Özün (Usta) katıldı sonra da Onur (İmamoğlu) yerine Berke (Can Özcan). 2002-2005 arası bir çok uluslar arası festivale konuk oldular; farkında değillerdi ama bugün iyi müzisyen dediğim neredeyse herkesi derinden etkilediler. Akbank Caz Festivalinde (13. galiba) rekor kalabalık eski Babylona hücum etti. Tek yerli gruptu NaaPJazz festivalde ki ve bence de en ilginciydi. O kadar kıskandık ki çocukları; grup dağılma sürecine girdi. "İçe dönük paylaşım" dedikleri duygu dolu müzik belki birbirlerinden daha fazla beslenememekten belki egolardan belki de kızlar (böyle bir hikaye duydum; galiba Caner'in kız arkadaşı -con con bir doktordu- daha fazla sahneye çıkmasını istemedi, Korhan ile tartıştılar; Özün de bu durumdan memnundu falan filan / Ama ben milletin yalancısıyım şimdi Caner Uluer gibi bir iş adamını karşıma almak istemem ona göre) yüzünden dağıldı. Bir süre daha çok yakın bir kadro "Tamburada" ile devam ettiyse de daha sonra gruptan haber alamadık. Ben şanslıyım çünkü bu güzel adamları tanırım; karşılaşınca sarılır hatırlarını sorarım. İnanılmaz kibar, beyefendi insanlardır hepsi. Uzndur Onur'u görmüyorum ama Caner'e sormuştum çocuk sahibi olmuş.
    Orjinal kadro şu şekilde:

    Korhan Futacı (Saksafon, Vokal)
    Caner Uluer (Bas Gitar, Kontrabas)
    Cem Himmetoğlu (Gitar)
    Emre Beşli (Piyano, Klavye)
    Onur İmamoğlu (Davul)

    sonradan eklenenler:
    Özün Usta (perküsyon)
    Berke Can Özcan (davul)

    Not: Şimdi ne yapıyorlar?
    Ben en son Korhan'ın bir konserinde Cem'i ve Caner'i görüp heyecanlandım birlikte çalarlar diye ama sezdiğim kadarı ile dostça bir toplanma.

    Cem, baya ciddi bir mimar, eşi ile birlikte başarılı bir ofisi var (aynı okuldanlardı galiba MSÜ). Bir çocuk babası
    Caner, bir girişimci; bir çok şirketi var ve hala bekar (ilahi adalet :P). Sağ da solda karşınıza çıkar bu isim farklı sebeplerden. Her camia da kraldır
    Emre, Ernst&Young gibi uluslararası bir şirketin yönetici ortağı - bayaa kodaman :P- bir çocuk babası ve Deepsea parçasını yazdığı Deniz ile evli, yanılmıyorsam bir kızı var
    Onur, mühendis oldu. Mercedeste çalışıyordu en son duyduğum kadarı ile. Evli ve çocuklu
    Korhan ise müzik yaşantısına devam ediyor. Yakından takip ediyorum. Ne Korhan ne de NaaPJazz olması gerektiği yerde değil kanımca. Bence on yıl sonra doğsalardı ortalık sallanırdı.
    Son bir not: Eğer NaapJazz üyeleri bunu okursa lütfen tekrar çalın bea. Özledik sizi. Kalmadı be abi. Hadi be güzelim.


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok çok teşekkürler:)... üst üste kaç kere okudum yorumunuzu bilmiyorum ama "işte budur!" dedim:)... "bu kadar yakından bilen de kimdir!?" de dedim tabii ama ne isim görebildim, ne de bir ip ucu bulabildim... yarın gündüz kafasıyla bir kez daha dikkatlice okurum... bu çok önemli katkınız için tekrar teşekkürler... benim sayfada bu tip eksik kalan bilgi gerçekten çok fazla, onlara da bir bakarsanız sevinirim:)... arsızlık oldu ama ne yapayım, gerçekten çok iyi tanınsınlar istiyorum... şimdilik son dip notunuza yürekten katıldığımı ifade edip, ben de tekrarlayayım: lütfen tekrar çalın be... valla çok samimi yazıyorum, tamam iyidir, güzeldir yöneticilik, şirket, ofis filan ama "ne varsa müzikte vardır be" :)... belki okurlar da es kaza, toparlanırlar:)...

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar

Popüler Yayınlar